Cuma, Ekim 24

İzmir’de ICC işçilerinin valiliğe yürüyüşüne izin verilmedi… “Haklarımızın gasp edilmesine izin vermeyeceğiz” – Son Dakika Türkiye Haberleri

Grev devam ederken şirketin hisse devretmesi ve yüzlerce işçiye işten çıkarma ilanı göndermesi üzerine Türk-İş İzmir binası önünde toplanan TPI Kompozit işçileri, İzmir Valiliği’ne yürümek istedi. Polisin yürüyüşe izin vermemesi üzerine işçiler, yapılan görüşmelerin ardından ellerinde tabut ve “Haklarımızın gasp edilmesine izin vermeyeceğiz” pankartı ile Alsancak Garı önüne yürüdü ve basın açıklaması yaptı. Açıklamanın ardından Türk-İş İzmir binasına dönmek isteyen işçilerin geri dönüşlerine izin verilmedi. İşçiler daha sonra oturma eylemi düzenledi.

Protesto sırasında işçiler, “Bakanlık, uyuma, işçileri koru”, “Hukuk, hukuk, adalet”, “Susma, sen sessiz kaldığın sürece sıra sana gelecek”, “TPI işçi haklarının koruyucusudur”, “Kurtuluş yok, hep birlikte ya da hiçbirimiz”, “Türk işçisi uyuma, ortaklarımızı koru” gibi sloganlar attı.

Basın açıklamasını Petrol-İş Sendikası İzmir Şubesi Başkan Yardımcısı Altay Özgür okudu. Özgür, TPI Composites’in Türkiye’de yıllardır kar rekorları kırdığını, çalışanlarını yoksulluğa sürüklediğini söyledi:

“2800 TPI işçisiyiz. Amerika merkezli TPI Composites, dünyanın en büyük rüzgâr türbin kanadı imalat şirketlerinden biri. 2012 yılından bu yana İzmir Çiğli Sasalı ve Menemen Serbest Bölge’de fabrikaları var ve yılda 3.000’in üzerinde kanat üretiyorlar. Yani bu şirket Türkiye’de yıllardır kâr üstüne kâr açıklayan bir dev. Biz TPI çalışanları bundan ne elde ettik diye sorarsanız. kâr edince hemen diyelim 23 bin TL bedava alacaksınız. “Bunun karşılığında astımdan, bel fıtığından ve akciğerlerimizden vazgeçiyoruz.”

Şirketin işçi hakları taleplerini ciddiye almadığını ve grev süreci boyunca çalışanları meşgul ettiğini belirten Özgür, şöyle konuştu: “Örgütlü olduğumuz Petrol-İş İzmir Şubesi ile 01.01.2025 tarihinde başlayan sözleşme sürecinde TPE yönetimi bu insani talebimizi ciddiye almamış ve teklif edilen yüzde 30’luk teklife göre 1 puan bile artırmadan greve gitmekten başka seçenek bırakmamıştır. greve gittiğimiz 05.13.2025 tarihine kadar ilk toplantıdaydık. Niyetleri bunun açıkça ortaya konmasıdır. “İşçiyi açlıktan ölmesi için eğitin ve onu asgari ücretle yetinmeye zorlayın” dedi.

“KÂRLI FABRİKA BİR KESİM FİRMASINA DEVREDİLDİ”

Altay Özgür, işçiler grevdeyken fabrikanın paravan şirkete devredildiğini ve “hakların gasp edildiğini” belirterek, şöyle konuştu: “Yıllardır kar eden bu fabrika, tam da işçiler hakları için greve çıktığı sırada ‘iflas’ bahanesiyle kapatılıp XCS Composites adlı bir şirkete devrediliyor. Grev devam ederken TPI Composites fabrikaları başka bir şirkete devretti. XCS Kompoziti. Ancak şirket hala dünyada kârlı ve büyüyen bir şirket. Fabrikanın devredildiği bu firmanın Türkiye’de herhangi bir yatırım geçmişi bulunmuyor; “Bunun paravan bir şirket olma ihtimali çok ciddi” dedi.

Özgür, işçilerin kasıtlı olarak belirsizlik içinde bırakıldığını da iddia ederek, şöyle konuştu: “Sürecin belirsizliği ve yaratılan çaresizlik bilinçli olarak işçiler üzerinde psikolojik baskı oluşturmak amacıyla öne sürülüyor. Buradaki amaç açık: işçileri izole etmek, korkutmak, belirsizlikle korkutmak ve hak talep ettikleri için cezalandırmak.”

“HAKLARIMIZIN KULLANILMASINA İZİN VERMEYECEĞİZ”

Altay Özgür, hukuki boşlukların patronları cesaretlendirdiğini belirterek, şunları söyledi:

“160 günü aşan grevin son iki ayı, sendikamızın son yüzde 80 teklifini kabul etmesine rağmen işverenin sözleşme imzalamaması ve çeşitli oyalama taktikleri kullanmasına rağmen TPE işçilerini çalışma hakkından mahrum etmekle geçti. Patronlar bu vicdani ve hukuki olmayan uygulamaları hayata geçirme cesaretini nereden buluyor? Açıkça yasal boşluklardan faydalanıyorlar. Biz ICC çalışanları olarak haklarımızın gasp edilmesine izin vermeyeceğiz. Bu hukuksuzluğa karşı her türlü hukuki ve pratik mücadeleye hazırız. Patronların bu hukuk dışı ve keyfi tavrını daha organize bir şekilde ele alacağız. “Mücadelemizi sadece ICC işçileri olarak değil, Temel Conta’ya, Digel Tekstil işçilerine ve önümüzdeki asgari ücret müzakerelerinde açlık eşiğinin altında kalacağı açıkça görülen milyonlarca işçiye katılarak genişleteceğiz.”

“2300 İŞÇİNİN HAKLARINI gasp etmek bu kadar kolay mı?

TPE işçisi Gamze Anar, konuşmasında 2 bin 300 işçinin haklarının göz ardı edildiğini belirterek, şöyle konuştu: “Bizler yaklaşık 6 aydır grevde olan TPE Kompozit işçileriyiz. Yıllardır bu sektörde çalışmamıza ve fabrikamız dünyanın birçok yerinde üretim yapmasına rağmen aldığımız maaş 25 bin lira. Biz çocuklarımıza ve ailemize iyi bir yaşam istemek için bu greve çıktık. Bugün TPE Kompozit’in başkenti Milyonlarca dolarlık kapasiteyle oyun oynanıyor.” Tam 2.300 işçinin hakkını gasp etmek istiyor. Yasadışı lokavt nedeniyle 2 bin 300 işçinin işten çıkarıldığını anlatıyor. Çalışma Bakanlığına gidiyoruz, ‘onlar bunu yapabilir, sen de dava açabilirsin’ diyorlar. “Bu ülkede aileleri dahil 7 bine yakın 2 bin 300 kişinin hakkını gasp etmek bu kadar kolay mı?” dedi.

“Baskı ve yasaklarla bizi susturamayacaksınız”

Gamze Anar da işçilerin valiliğe yürüyüşünün engellenmesine tepki göstererek şunları söyledi:

“Bugün bu şehrin sivil amiri olan Cumhurbaşkanlığına gitmek istedik ama yine haksız ve hukuksuz bir şekilde engellendik. Buradan Başkanlığa sormak istiyoruz: Sizin mülki amir olduğunuz bu şehirde 2300 işçinin hakkı hukuksuz bir şekilde gasp ediliyor, neden bizi dinlemiyorsunuz? Haklar verilmiyor, alınıyor. Pes etmeyeceğiz. Baskı ve yasaklarla bizi susturamazsınız. Ya bir karar verin. Adım atın, ya da biz işçiler. arasında TPE olarak tempomuzu artırarak devam edeceğiz.”

Açıklamanın ardından polis, Türk-İş İzmir binasına dönmek isteyen işçilere izin vermedi. Daha sonra işçilerle polis arasında tartışma çıktı ve işçiler, yürüyüşe izin verilmemesi üzerine Alsancak tren istasyonu önünde bir süre oturma eylemi yaptı.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

vdcasino jojobet casibom
gaziantep escort gaziantep escort