İzmir’de bir sokak röportajında verdiği ifadeler nedeniyle “halkı kin, düşmanlığa tahrik ve aşağılama” ve “cumhurbaşkanına hakaret” suçlamasıyla tutuklanarak cezaevine gönderilen Dilruba Kayserilioğlu için tahliye kararı çıkarıldı.
Ancak bu karar Dilruba’nın cezaevinden çıkmasını garanti etmeyecektir. Dilruba, “Cumhurbaşkanına hakaret” suçlamasıyla serbest bırakıldıysa da “halkı kin, düşmanlığa tahrik ve aşağılamaya tahrik” suçlamasıyla tutukluluğuna devam edilecek.
MUTLU TATİL ZİYARETİ
İYİ Milli Güvenlik ve Göç Politikası Partisi Genel Başkanı Cenk Özatıcı, sokak röportajında söylediği sözlerle tutuklanan Dilruba Kayserilioğlu’nu İzmir Aliağa Cezaevi’nde ziyaret etti.
Atıcı’ya İYİ İzmir Partisi İl Başkanı Ülkü Doğan ve Aliağa İlçe Başkanı Deniz Hancı da eşlik etti.
‘DİLRUBA KAYSERİLİOĞLU’NUN MORALİ İYİ’
Atıcı, ziyaretin ardından yaptığı açıklamada, Kayserilioğlu’nun moralinin çok yüksek olduğunu belirterek, şunları söyledi: “Benden sadece bir isteği vardı. Kendisinin de mağduru olduğu Türkiye’deki hukuksuzluktan, adaletsizlikten bahsetmiyorum.
“DİLAN POLAT SERBEST, DİLRUBA CEZAEVİNDE”
Gözaltı sürecinin istisnai bir tedbir olması gerektiğini ancak bu yöntemin Türkiye’deki muhalifleri sindirmek için siyasi bir sopa olarak kullanıldığını vurgulayan Atıcı, şöyle konuştu: “27 yıldır yargılanan Dilan Polat, iki gün önce serbest bırakıldı ve tutuksuz yargılanıyor. . Sadece bir sokak röportajı veren ve isnat edilen hiçbir suçtan dolayı cezaevine girmeyecek olan Dilruba, bugün cezaevinde. AKP Türkiye’sinde suç örgütü oluşturduğunuzda, kara para akladığınızda, dolandırıcılık yaptığınızda tutuksuz yargılanıyorsunuz ama hükümeti eleştirdiğinizde Dilruba gibi hapse giriyorsunuz. “AKP Türkiye’sinin özeti budur” dedi.
“Türkiye artık bu tek adam rejimine tahammül edemez”
Atıcı sözlerini şöyle sürdürdü:
“Yargı siyasallaştı, bürokrasi yozlaştı, devlet parti oldu, parti devlet oldu. Bir devlet vatandaşları arasında adaleti sağlayamıyorsa devlet statüsünü kaybetme tehlikesiyle karşı karşıyadır. Böyle bir siyasal düzende hakları açıkça gasp edilen toplumsal kesimler bu kez haklarını savunma becerisini gösteriyor.
Bu durum kamu düzenine ve toplumsal düzene zarar verir. “Sokak vatandaşın haklarının savunulamadığı, adalet heykelinin üzerindeki göz bağının kalktığı, adaletin elindeki terazinin her zaman omuzlarında olduğu 2024’te Türkiye artık bu tek adam rejimini destekleyemez. Güçlünün yanında, her zaman iktidarda olanın yanında yer alır ve muhalifleri cezalandırırız.”
‘EVET DEĞERLİ BAŞKANIM, BURAYA BABA’NIN ÇİFTLİĞİ DEĞİL’
Dilruba Kayserilioğlu’nun cumhurbaşkanına hakaret, halkı kin ve düşmanlığa tahrik etmekle suçlandığını hatırlatan Atıcı, şöyle konuştu: “Cumhurbaşkanına hakaret dedikleri açıklama, onun ülkeyi babasının çiftliği gibi yönettiğini ifade eden açıklamaydı ve dün serbest bırakıldı. Ben de dün Cenk Özatıcı olarak hakaret içermeyen bu eleştirimi tekrarlayarak şöyle dedim: Evet Sayın Cumhurbaşkanım, Sayın Erdoğan, burası babanızın çiftliği değil.
Burası Türkiye Cumhuriyeti Devletidir. Cumhurbaşkanı Erdoğan, kamu kaynaklarıyla, yetkiyi milletin verdiği, milletin sağladığı ve yetki verdiği ölçüde devleti yönetmekle görevli bir kişidir. Türkiye’nin sahibi değil. “Yasal hakları gasp edilen, özgürlüğü elinden alınan Dilruba Hanım’ın bir an önce serbest bırakılması ve artık muhalifler için de adaletin sağlanması gerekiyor” dedi.